Ahmet ATILMIŞ

Ahmet ATILMIŞ

Çalışmak ama severek,
Başarmak ama başkalarını ezerek değil,
Eğlenmek ama kimseyi rahatsız etmeden.
Herşey insan sağlığı ve onuru için ...

Güven Tazelemek

Sayın Recep Tayyip Erdoğan ama kendi iradesiyle ama partinin iradesiyle ama uluslararası güçlerin etkisiyle, her ne sebeple olursa olsun ille de İstanbul diyor...

 

Sayın Recep Tayyip Erdoğan ama kendi iradesiyle ama partinin iradesiyle ama uluslararası güçlerin etkisiyle, her ne sebeple olursa olsun ille de İstanbul diyor... Bu İstanbul sevdası kendisine de partisine de arkasında duran her kim varsa hepsine birden ciddi zarar vermiştir. Onun bu sevdası CHP’yi büyütmekle kalmamış halkın itiraz etme korkusunu kırmıştır. Birçok aklı başında CHP’li Erdoğan'a bu bakımdan teşekkür etmek istiyor.

Toplantı yasakları, tv’lerin canlı yayın yasakları, joplar, gazlar iktidara değil muhalefete yazmış halkta büyük öfke uyandırmıştır. Mesele CHP ya da İmamoğlu olmaktan çıkmıştır. 

Dün bir seçim bürosu önünde oy verenleri izledim... üyeler büyük bir ciddiyet ve görev sorumluluğu içinde destek oyu verenlerse tarifsiz bir heyecanla sandığa koşuyordu. Herkes gönüllü çalışıyor, muazzam dayanışma örnekleri gösteriyorlardı.

Birkaç şey beni çok fazla etkiledi...

Dört genç, belli ki son harçlıklarını birleştirip, bir ticari taksiyle gelmiş, oylarını kullanmış, gör ne kadar uzak evlerine yaya olarak dönüyorlardı.

Bir hanımefendi ayakta duracak hali yokken koltuk değneği ve belli ki bir yakını yardımıyla gelmişti oy kullanmak için. Yaşlısı genci, kadını erkeği bambaşka bir ruh hali içindeydi.

Bu insanların ruh hali sanki saraçhanede ki protestocuların ruh haliydi. İnadına ve öfkeyle bir red duruşuydu. Bir itirazdı kötü gidişe. Doğrusu bu kadar yoğun ilgi beklemiyordum. Oylar sayıldı, beklenenin çok çok üstünde bir katılımla on beş milyonu aşmıştı.

Beni ilgilendiren esasen yurttaşın durumu, emekli hiç hak etmediği sefalete mahkum, gençler gelecek umudunu yitirmiş, esnaf kepenk kapatma noktasında, memur tedirgin ve mutsuz.  Ne diyordu Özgür Özel " Sayın Erdoğan, bu tabloyu sen çizdin, toplumu bu noktaya sen getirdin" diyordu... Bence iktidarın yanlış ekonomi politikaları, halkın bir bölümünü ötekileştirmesi, eğitimin gerilemesi ve gençlerin umudunun bitme noktasına gelmesi vs. iktidarın eseriydi. Sadece yol yaptı, iha, siha diyerek halkın sorunlarına kulak tıkamak!  Bir sonuç doğuracaktı, doğurdu...

Uluslararası güçler güçlüden yanadır. Tarih bunun örnekleriyle doludur.

Bu tepki, içinde çok anlam taşıyor. Toplum günlerce, gece gündüz, bıkmadan, usanmadan protesto gösterisi yapıyorsa canı çok yanmıştır. Bakın Gazze protestoları birkaç saat sürüyor. Oysa orda dünyanın en büyük haksızlığı, en büyük acısı yaşanıyor. Ama ona duyarlı olduğunu söyleyenlerin tepkisi en çok 4 saat sürüyor. Saraçhane başta olmak üzere bütün Türkiye'de ve birçok başka ülke kentlerindeki protestolar günlerdir aralıksız sürüyor.

Daha önceki yazımda bu hamurun daha çok su kaldıracağını belirtmiştim.

Bu gidişatı sağlıklı bir limana taşımanın biricik yolu var en kısa zamanda bir erken seçim. Türkiye iki yıl öncesinin Türkiye’si değildir. İktidar iki yılda aşınmıştır. Güven tazelemelidir.



Ahmet ATILMIŞ | 24.03.2025 – aatilmis@hotmail.com