Ahmet ATILMIŞ
Çalışmak ama severek,
Başarmak ama başkalarını ezerek değil,
Eğlenmek ama kimseyi rahatsız etmeden.
Herşey insan sağlığı ve onuru için ...
Gelir Dağılımı
Sonunda Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu, Sayın Bilal Erdoğan'da gelir dağılımı adaletsizliğinden, sıkıntılı olduklarını ifade ettiler.
Sonunda Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu, Sayın Bilal Erdoğan'da gelir dağılımı adaletsizliğinden, sıkıntılı olduklarını ifade ettiler.
Eee ?!
Ne olacak şimdi?
Hiçbir şey olmayacak.
Gelir adaletsizliği devam edecek...
Cumhurbaşkanı da, oğlu da bu adaletsizliği düzeltemez, dünyanın diğer ülkelerindeki cumhurbaşkanı ve oğulları da düzeltemez. Bu işler bireylerin keyfiyetinde şeyler değildir. Aksine bu düzenin devamı için çabalamak zorundadırlar, neden?
Çünkü: Üretim araçlarının mülkiyet biçimine karşı değiller. Onu değiştirmek gibi bir talepleri ya da çabaları yoktur.
Ne demek istiyorum?
Fabrikalar, tarlalar, teknoloji, madenler hatta bilim, ona sahip olanlara hizmet ederler. Yani paralar ve mallar en çok kimin elindeyse diğer şeyler buna göre şekillenir. Yani üretim ilişkileri buna göre şekillenir. Üretim ilişkileri diğer ilişkilerimize damga vuran "temel güçtür, belirleyicidir."
Köyde ağa ya da şeyh toprağa, traktöre, paraya sahip olduğundan onun borusu öter. Şehirde fabrika sahibinin, tüccarların ve bankaların borusu öter.
Onların başının üstünde uluslararası bankalar ve diğer faizci finans kuruluşlarının kılıcı sallanır.
Sıralayacak olursak. Emperyalizmin finans kuruluşları yerli sermaye, toprak sahipleri ve din istismarcısı kesimlerle el ele bir düzen kurarlar ve her adımda bu düzeni korumaya, mümkünse kadiri mutlak kılmaya çalışırlar.
Bunu dünya genelinde 1800’lerden beri her yerde yaparlar. Her ne kadar Fransız, Rus, Çin, Vietnam, Küba vb. devrim engeline takıldılarsa da, düzenlerini ayakta tutmayı başardılar, başarıyorlar...
Sol bakış açısı, sol teoriler esasen üretim araçlarının toplumsallaşmasını, yani kamulaştırılmasını savunur ve der ki: Ne zaman üretim araçları toplumsallaşır ve toplumsal denetim ağı kurulursa o zaman "gelir dağılımı adaletsizliği" ortadan kalkabilir.
Başka, farklı fikri olan arkadaş varsa lütfen paylaşsın. Örneğin Çin, Venezuela, Küba hala farklı ekonomik politikalar sergiliyor ancak tam olarak üretim araçları kamusallaşmış mıdır emin değilim? Bu uygulamalar incelemeye değer.
Son söz Emperyalizme, kapitalizme ve feodalizme dokunmadan gelir dağılımında adaletsizlik ortadan kalkmaz.
Not: Dünyadaki ve ülkemizdeki birçok muhalif partide mevcut üretim araçlarının mülkiyet biçiminden rahatsızlık duymaz...
Ahmet ATILMIŞ | 17.09.2024 – aatilmis@hotmail.com
