Gürsel GÜZEL - ÖZLÜYORUM
Yazar
Mart Baharın Kapısı
19 Mart görünüş itibariyle diploma sahteciliği üzerinden yürütüldüğü anlaşılan İktidar adayı muhalefetin ezilmesi, yok edilmesi operasyonu. Sadece Diplomalar üzerinden 28 kişinin adı geçiyor.
19 Mart görünüş itibariyle diploma sahteciliği üzerinden yürütüldüğü anlaşılan İktidar adayı muhalefetin ezilmesi, yok edilmesi operasyonu. Sadece Diplomalar üzerinden 28 kişinin adı geçiyor. Bu çok eksik ve yanlış bir yöntem. Eğer diplomalar soruşturma konusu olacaksa en başta R. Tayyip Erdoğan’ın soruşturmaların birinci sırasında olması gerekirdi. Geriye dönük isnat edilen suçlarla ilgili yine bir tutarsızlık göze çarpıyor. Soruşturma konularının yüklendiği ağırlık ve ciddiyet Oslo Görüşmelerini, TSK’nın kışlaya hapsedilerek doğrudan PKK teröristlerinin önünün açıldığı süreçler hala tazeliğini koruyor. Bu konu soruşturma konusu olmadığı gibi PKK ve elebaşıyla yeni ve daha tehlikeli flörtler yaşanıyor. Anlaşılan İmamoğlu üzerinden yürütülen soruşturmaların iddia edilen konulardan çok tamamen çirkin ve kirli bir SİYASİ yanı var. Bu soruşturmalar doğrudan Saray çevresinin talimatı ile başladığını unutmayalım.
Mart 2025 sadece kapıdan baktırmadı! Öyle bir rüzgar estirdi ki; insanları Kapının dışına sokağa sürdü. Böyle kış görülmedi. İktidar erki zoru seçtikçe kışın şiddeti artıyor. Ancak garip bir şekilde bu Mart kışı yoksulları, işçileri, işsizleri, emeklileri esnafları kısacası geniş yoksul halk kitlelerini ısıtırken, sermaye sınıfını ve iktidar erkini soğuktan titretiyor. Bahar öncesi fırtına gibi. Gecenin zifiri karanlığında tan yerinin ağarması şafağın sökmesi gibi. Zerdali, badem, erik, şeftali, kiran, vişne, ve benzeri binlerce ağacın çiçeğe durması da bundan değil mi?
Bu süreci doğru analiz etmek, ve muhalefet cephesini bir potada toplayarak biriken enerjiyi Cumhuriyet Devrimlerini, Laik, Demokratik, Tam Bağımsız Türkiye’yi yeniden inşaa etmek üzere doğru yönetmek CHP kadrolarının öncelikli ve yaşamsal derecede önemli, öncelikli görevi ve asli ödevidir. Bu baharda yeşeren umutları söndürmeye, boşa çıkarmaya hakları ve yetkileri asla yoktur.
Gün mücadele günüdür. CHP aslına dönmeli bu mücadelenin Devrimci, önder, öncü kadrolarını bünyesinde, tıpkı 19 Mayıs 1919’da başlayan Kurtuluş savaşındaki, Kuvayi Milliye Ruhuyla başarıya ulaştırmalıdır. Bu tarihin, Türk Tarihinin CHP’ye sunduğu ve yüklediği bir sorumluluk ve zorunluluktur. CHP ya tarihi sorumluluğun farkına varır ve gereğini yapar, ya da bünyesine topladığı safraların etkisinde kalarak moda deyimle entübe (yoğun bakımlık) olur.
Bütün yolsuzlukların, suistimallerin, sahtekarlıkların sonunu getirmek için tarihin açtığı fırsat kapısı CHP ve bütün Vatanseverlerin önündedir.
Gürsel GÜZEL | 21.03.2025 - gurselguzel27@gmail.com
