Gürsel GÜZEL - ÖZLÜYORUM
Yazar
Cumhuriyet, Ahlak ve Adalet
Ahlak ve adalet. Birbirini tanımlayan ve tamamlayan iki temel kavram. Bu temel kavramlar ancak ve ancak Cumhuriyet Devrimleri içinde anlam kazanır.
Ahlak ve adalet. Birbirini tanımlayan ve tamamlayan iki temel kavram. Bu temel kavramlar ancak ve ancak Cumhuriyet Devrimleri içinde anlam kazanır. Eğer Cumhuriyet aşındırılır zayıflatılırsa ne ahlak kalır ne de Adalet. Tıpkı günümüz Türkiye’sinde, AKP iktidarları ve Başkanlık sisteminde olduğu gibi.
‘’Cumhuriyet Fazilettir’’ yani Cumhuriyet Ahlaktır. Eskiden ilkokullarımız başta olmak üzere okulun ön cephesinde herkesin görebileceği büyüklükte bu yazı yer alırdı. Siyasi iktidarların tercihi ve İslamcı yozlaşmayla birlikte bu gerçekten uzaklaşıldı. Ülkemizde Cumhuriyet Devrimlerine içeriden sözde İslamcı cemaatler ve onların sızdıkları, destekledikleri siyasi iktidarlar kapsamlı ve sürekli bir saldırı başlattılar. Bu saldırılar NATO içinde ABD yeşil kuşak projeleri kapsamında kendine zemin buldu. ABD ve NATO içinde planlanan ve uygulanan askeri darbeler (12 Mart 1971- 12 Eylül 1980) sonucunda bütünüyle Cumhuriyet Devrimleri ve kazanımları hedef alındı.
Gelinen aşamayı en acı yönü ve şekliyle yaşıyoruz. Bu kabul edilemez. 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 Amerikancı Faşist darbelerinin artıklarına Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Büyük Türk Milleti mecbur ve mahkum edilemez. Biz Cumhuriyet Yurttaşlarına düşen temel görev, sorumluluk ve ödev Cumhuriyet Devrimlerini yeniden ve daha güçlü Temeller üzerine inşa etmektir. Biz bu sorumluluğu yerine getirebiliriz. Kararlılıkla mücadele ederek bütün vatanseverleri, Atatürkçüleri, Cumhuriyetçileri, Devrimcileri, demokratları, sosyalistleri ve komünistleri bu amaç etrafında birlikte mücadeleye için örgütleyebiliriz. Bunu başarmak zorundayız. Çünkü Dünyanın bütün mazlum milletlerine ve kendi halkımıza karşı bir insanlık borcumuz var. Biz Dünyanın bütün emperyalist ülkelerine karşı Ulusal Kurtuluş Savaşı vermiş ve bu savaşı Zaferle kazanmış bir ulusun, Türk Ulusunun bireyleriyiz.
Tarihimizin, misyonumuzun bize yüklediği bu insanlık ve var olma, birlikte yaşama ve mücadele etme kültürümüzün gereğini kararlılıkla yapmalı ve başarmalıyız. Bunu başarmanın temel kuralı öncelikle tarihi sorumluluğumuzun bilinciyle hareket ederek her türlü mazeret ve bahaneden öncelikle kendimizi soyutlayarak işe başlamamız gerekir. İşe kendi örgütümüzden, içinde olduğumuz dernek, sendika, meslek odası, esnaf oda ve birlikleri ve asıl önemlisi partilerimiz olmak üzere ikna ederek bu amaç etrafında kapsamlı kararlı bir mücadele başlatabiliriz. Yeniden Tam Bağımsız, Demokratik bir ülke, Cumhuriyet Devrimleriyle yaşanabilir bir gelecek inşa edebiliriz.
Bu amaç için kolları sıvayalım. Gün mücadele günüdür. Bu mücadele ertelenemez, zayıflatılamaz. Başarıncaya kadar mücadele esastır. Safları sıklaştıralım. Çocuklarımıza, torunlarımıza, gelecek kuşaklara borcumuzdur.
Haydi iş başına!...
GÜRSEL GÜZEL | 18.04.2025 - gurselguzel27@gmail.com
