Gürsel GÜZEL - ÖZLÜYORUM
Yazar
Umutsuzluk gündelik yaşamı ve geleceğe olan güveni yok ediyor. Umutları kararan özellikle genç nüfus olunca kaygı ve endişelerimiz büyüyor. Bu karanlığa gidişin durdurulması, iktidar erki kadar iktidara aday her siyasi partinin öncelikli görevi ve ödevi olması gerekir.
Umutsuzluk gündelik yaşamı ve geleceğe olan güveni yok ediyor. Umutları kararan özellikle genç nüfus olunca kaygı ve endişelerimiz büyüyor. Bu karanlığa gidişin durdurulması, iktidar erki kadar iktidara aday her siyasi partinin öncelikli görevi ve ödevi olması gerekir. Ülke nüfusunun yaklaşık olarak 3/1’i işsizlik, açlık, yoksulluk baskısı altında. Bu durumun ülke siyasetinde var olan herkesin uykularını kaçırması gerekir. Dış satımın dışalımı karşılama oranı %’de 30-35. Üstelik dışsatım girdileri de dışalım kaynaklı. bu böyle devam edemez, etmemeli.
Kamu işçilerinin toplu sözleşme dönemi olan şu günlerde sokağa sürüklenmesi iktidar erkinin iflasının işaretlerinden birisi olarak değerlendirebiliriz. Zira kamu işçileri sendikal güvencesi olan örgütlü işçilerdir. Buna rağmen kamu işçileri sokakta hak arayışında. Ancak bütün çabalarına ve geniş bir kamu desteğine karşın yazılı, sözlü ve görsel basın organları konuya karşı kör. Kaygı ve endişe kaynağı olan bu durum kabul edilemez. Gerçi basın kuruluşları ve gazeteciler de ağır baskı altında. Kartelleşen basın organları gazetecilik mesleğini ahlak dışı oyunun figüranları haline getirdiği bir dönemi ibretle izliyoruz. İktidar faşizmi insanlarımızı çok ağır bir korku girdabının içinde tutsak almış durumda. İktidara aday her siyasi partinin ve Demokratik Kitle (DKÖ) örgütünün bu gerçeği saptaması ve bu zeminde mevzilenmesi kaçınılmaz.
Yüzlerce basın iletişim organından sadece en fazla bir elin parmağı kadar kalması ürkütücü ve kabulü imkansız. İş bu haldeyken bu basın kuruluşları üzerindeki iktidar faşizmi yine kamuya ait devlet organı olan RTÜK eliyle tehdit ve baskı altında. Mevcut iktidar bütün devlet kurumlarını ve organlarını muhalif halk üzerinde bir kırbaç ve yıldırma aracı olarak kullanıyor. Bu kötü ve çirkin gidişin iktidarın zayıflığının bir göstergesi olduğu göz ardı edilmemeli. Bu gerçekten yola çıkılarak yeni ve ciddi eylem planları yapılmalı.
Açlık ve yoksullukla, canıyla cebelleşen geniş halk kitlelerinin toplumsal istek ve beklentileri gözetilerek mücadele birliği mutlaka sağlanmalıdır. Acımasız sermaye ve gerici yobaz cemaat vesayetinden ancak en geniş ittifakla mücadele birliği sağlanarak çıkılabilir. Mücadele birliğini sağlamak iktidara en yakın konumda aday parti olan CHP’nin görevi ve sorumluluğu altındadır. Bu amaç CHP’nin içinde olduğu iktidar faşizmi kuşatmasını kırma aracıdır. Bu nedenle CHP bir an önce geniş halk kitlelerini kucaklayan, DKÖ’leri ve muhalif siyasi partileri kapsayan bir ittifakla mücadele birliğini sağlamalıdır. Bu CHP’nin içinde olduğu kuşatma içinde zorunludur.
CHP bunları ancak Cumhuriyet Devrimleri esasına göre millici, kamucu, halkçı bir hükümet programıyla başarabilir. ABD, NATO, AB’ den ayrı Tam Bağımsız ve Demokratik Bir Türkiye hedef/projesi bu işin en önemli anahtarıdır. yeniden erkler ayrılığı sağlanmadan ülke huzura kavuşamaz. Bu da ancak Cumhuriyet Devrimlerine yeniden ve daha güçlü olarak yaşatarak mümkündür. Biz mücadele birliğine ve yukarıda vurguladığımız hedeflere ulaşmak için mücadele birliğine hazırız. Bir an önce CHP kendini toparlamalı ve net bir tavır ve hareketle Beştepe’yi hedefine koymalıdır.
Gürsel GÜZEL | 04.07.2025 - gurselguzel27@gmail.com