Gürsel GÜZEL - ÖZLÜYORUM
Yazar
Adalet, Adaletsizliğin Dayanağı Olamaz!
Ülkemiz hukukun ve adaletin olumsuzluklarla ana gündem konusu olması beni kaygılandırıyor. Doğumdan mezara kadar her kişinin en vazgeçilmez gereksinimi olan hukuk ve Adalet asla tartışma, konusu olmamalı.
Ülkemiz hukukun ve adaletin olumsuzluklarla ana gündem konusu olması beni kaygılandırıyor. Doğumdan mezara kadar her kişinin en vazgeçilmez gereksinimi olan hukuk ve Adalet asla tartışma, konusu olmamalı. Ancak iktidar erkinin kaybettiği güveni, halk desteğini hukuki dayanaklardan yoksun adli soruşturma ve yargılamalarla gücünü koruma peşinde olumsuz bir yolu kendine çare olarak seçmesi ülkeyi altından kalkılamayacak sorunlarla karşı karşıya bırakacağı göz ardı ediliyor. Bu tehlikeli ve sonu karanlık gidişe derhal son verilmelidir.
Mevcut iktidar ve güç aldığı Başkanlık sistemi tıkanmış bitmiştir. Hukuk zeminini kayganlaştırarak Adalet dağıtması gereken adli kurum organlarını iktidarın kamçısına dönüştürmek hayra alamet değildir. Bu kötü gidişe en başta hukuk kurumlarının, Fakültelerinin, üniversite senatolarının, Baroların, meslek oda ve birliklerinin, siyasi partilerin, özellikle muhalefet cephesini oluşturan bütün grupların, ciddi ve milli bir karşı duruş içine girmeleri kaçınılmaz bir zorunluluktur.
Adli mekanizmanın işlemediği, halka güven vermediği, sermaye sınıfına ve iktidar erkine yaslandığı hissini uyandırdığı bir ülkede dirliği, birliği ve huzuru sağlamak mümkün olmaz. Bu gerçekten hareketle Adalet saray vesayetinden ve gölgesinden biran önce arınmalı ve kendini kurtarmalıdır. Gelinen nokta korkutucu ve kaygı verici olmanın ötesinde korkunun ve kaygının temel kaynağı haline olmasıdır. Oysa her mazlum ve masum yurttaşın kaygıya kapılmadan gönül rahatlığı ve huzuruyla başvuracağı, sığınacağı adli kurumlar olmalıdır. Adalet, Adaletsizliğin dayanağı olamaz ve olmamalıdır. Yargıçlar iş ve görevlerini Büyük Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına Yürütürler. Biz böyle biliriz. Bu algı adına olumsuz öğelerle evrilmiştir. Yargıya güven zedelenmiştir. Yargıçlar güçlerini ve dayanaklarını işlerini yaparken Anayasadan ve ilgili yasalardan alırlar. Yetkisi ve makamı ne olursa olsun özellikle siyasi erklerin emir ve talimatlarıyla hareket etmezler, etmemeliler.
Yargıya güvensizlik ülkemiz için hiç iyi olmaz. İç barışı ve huzuru bozar. Toplumun her kesimi için hukuk yaşamsal derecede ihtiyaçtır. Yargıya ve yargı organlarına güven ortamı yeniden ve daha güçlü olarak sağlanmalıdır. Bu iktidar erkinin sorumlu olduğu asli görevidir. Ancak iktidar erki bu ciddiyetten yoksundur. İktidar olmaya yakın ve iktidara yürüyen partilerin bu konuda halkı bilgilendirmeleri, aydınlatmaları çıkış yolu göstermeleri gerekir. Bu başkanlık sistemi içinde mümkün gözükmüyor. Temel hedef Demokratik, Laik Parlamenter sistem içinde bir Meclis, TBMM hükümet şekliyle olabilir.
Adalet ve hukuk her yurttaşın en temel ve yaşamsal dayanağıdır. Adliye Sarayları bu nedenle kendi özgün ve güven veren ‘’Adliye Binaları’’ ortamına kavuşturulmalıdır. Zira saraylar adalet dağıtmaz. Saraylar korkuyu ve zulmü çağrıştıran yapısal simgeler olmuştur.
Gürsel GÜZEL | 14.03.2025 - gurselguzel27@gmail.com
