Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayımlanan "İklim Değişikliği ve Gıda Enflasyonu" başlıklı analizde, iklim değişikliğinin gıda fiyatları üzerinde ciddi enflasyonist baskılar yarattığına dikkat çekildi.
TCMB, özellikle Akdeniz kuşağında yer alan Türkiye gibi ülkelerde artan sıcaklıklar, kuraklık, fırtınalar ve seller gibi aşırı hava olaylarının tarımsal üretimi ve gıda fiyatlarını olumsuz etkilediğini vurguladı.
Analize göre, 2020 sonrası dönemde mevsimlerde yaşanan değişiklikler, Türkiye'de taze meyve ve sebze fiyatlarının mevsimsel yapısını bozdu. Sonbahar ve kış aylarının daha ılıman, ilkbahar ve yaz aylarının ise çok daha sıcak geçmesi, yağış miktarlarının azalmasıyla birleşince, tarımsal üretim maliyetleri arttı ve ürün arzı düştü. Bu durum, gıda fiyatlarına yukarı yönlü baskı olarak yansıdı.
Özellikle Türkiye'nin önde gelen meyve ve sebze üreticisi illerinde (Mersin, Adana, Antalya, Hatay, Muğla) yaşanan kuraklıkların üretimi olumsuz etkilediği belirtilen analizde, sulama ihtiyacının artması ve dolayısıyla tarımsal faaliyetlerde kullanılan elektrik miktarının yükselmesi, maliyetlerin artmasına yol açtı. TCMB uzmanları, 2020 öncesi dönemde yaz aylarında taze meyve ve sebze enflasyonunun aylık enflasyona negatif katkı verdiğini, ancak bu durumun 2020 sonrası dönemde tersine döndüğünü belirtti.
Analizde, iklim değişikliğinin sadece sürdürülebilirlik ve gıda güvenliği açısından değil, aynı zamanda fiyat istikrarı için de büyük bir tehdit olduğu vurgulandı. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde, iklim değişikliği kaynaklı sıcaklık artışları ve kuraklıkların, gıda üretimini, maliyetlerini ve fiyatlarını doğrudan etkileyerek, genel enflasyon görünümünü olumsuz yönde etkilediği ifade edildi. Bu gelişmelerin, gıda fiyatları ve iklim değişikliğinin birlikte ele alınmasının önemini ortaya koyduğu belirtildi.