Olay, bölgedeki insani krizin derinleşmesine yol açarken uluslararası tepkilere neden oldu.

Gazze Hükümetinden Sert Tepki

Gazze'deki yetkililer, İsrail'in sistematik kuşatma, aç bırakma ve bombardıman politikalarıyla kasıtlı olarak insani bir felaket yarattığını belirterek, yaşananların İsrail'in insani krizi yönetmedeki başarısızlığının kanıtı olduğunu vurguladı. Açıklamada, Refah'ta açlıktan ölen sivillerden ve gıda krizinden İsrail'in hukuki ve insani sorumluluğu bulunduğu ifade edildi.

Yardımların Engellenmesi Kınandı

İsrail'in, insani yardımları "savaş silahı ve siyasi şantaj aracı" olarak kullandığı, resmi sınır kapılarından ve tarafsız uluslararası kuruluşlar aracılığıyla yapılan yardımların geçişini engellediği çeşitli çevrelerce kınandı.

İsrailli Subaylardan Hükümete Sert Eleştiri

İsrail basınında yer alan haberlere göre, yedek subaylar ve eski komutanlar, Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'e gönderdikleri mektupta, "Gazze'deki siyasi savaşın derhal sona erdirilmesini ve esirlerin geri getirilmesi için çaba gösterilmesini" talep etti. Mektupta, bu savaşın "İsrail toplumundaki küçük bir azınlığın mesihçi vizyonunu dayatma amacı taşıdığı" ifade edildi.

Netanyahu'ya Yönelik Suçlamalar

İsrail muhalefeti ve esir aileleri, Başbakan Binyamin Netanyahu'yu, aşırı sağcı koalisyon ortaklarının istekleri doğrultusunda hareket etmek ve kişisel siyasi çıkarları uğruna savaşı sürdürmekle suçluyor. Netanyahu'nun, iktidarını korumak adına çatışmaları uzattığı iddia ediliyor.

Gelişmeler ve Tepkiler

Saldırı, bölgede artan gerilimi tırmandırırken, uluslararası toplumdan İsrail'e yönelik çağrılar yoğunlaşıyor. İnsani yardım kuruluşları, Gazze'deki sivillerin durumunun giderek kötüleştiği uyarısında bulunuyor.