TÜSİAD'ın açıklamasında, eğitimin toplumun en öncelikli ve ortak meselesi olduğu ifade edilirken, müfredatın çağın gerektirdiği bilgi, beceri ve yetkinlikleri kazandırması gerektiği vurgulandı. Çocuklara ve gençlere çağdaş bir eğitim sunulması gerektiğinin altı çizilirken, yeni nesillerin ve ülkenin geleceğinin belirlenmesinde müfredatın kritik bir rol oynadığı dile getirildi.

Açıklamada, eğitim sistemlerinin dünya çapında rekabet halinde olduğu ve Türkiye'nin yüksek katma değerli bir ekonomi olma hedefiyle çaba sarf ettiği vurgulandı. Bu nedenle, müfredat değişikliğinin titizlikle ele alınması gerektiği ifade edildi.

TÜSİAD'ın açıklamasında, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" başlıklı müfredatın, çağdaş bir eğitimin gerekliliklerini karşılayıp karşılamadığının kapsamlı şekilde tartışılması gerektiği belirtildi. Müfredat hazırlık sürecinde farklı eğitim paydaşlarının yeterince dahil edilmediği ve sürece şeffaflık getirilmesi gerektiği vurgulandı.

Son olarak, eğitim paydaşlarının eleştiri ve önerilerinin dikkate alınması için daha fazla zamana ihtiyaç olduğu ve müfredatın askıda tutularak yeniden ele alınması çağrısında bulunuldu. Bilimsel ve katılımcı bir sürecin izlenmesinin önemine vurgu yapılırken, bu sürecin şeffaflığına katkı sağlanması gerektiği ifade edildi.