Konfederasyon, mevcut ekonomi politikalarını “emekçiyi yoksullaştıran, sermayeyi koruyan” uygulamalar olarak nitelendirerek, bütçenin hazırlanışını da “haksız” ve “halktan kopuk” olmakla eleştirdi.

“Ekonomik Krizin Temelleri İktidar Tarafından Atıldı”

Yapılan açıklamada, ülkedeki ağır ekonomik krizin temellerinin mevcut iktidar döneminde atıldığı iddia edildi. “Cumhuriyet yadigarı fabrikaların yandaşlara peşkeş çekildiği, zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul hale geldiği, orta sınıfın yok edildiği” savunuldu. Açıklamada, ülkenin yüzde 70’ini oluşturan çalışan ve üreten kesimin, en çok vergiyi verirken en az ücreti aldığı vurgulandı.

“Ücretler Açlık ve Yoksulluk Sınırının Çok Altında”

Konfederasyonun araştırma birimi KAMU-AR’ın Kasım 2025 verilerine göre açlık sınırının 30 bin 327 lira, yoksulluk sınırının ise 93 bin 697 lira olduğu belirtildi. Bu veriler ışığında, kamu emekçilerinin büyük çoğunluğunun yoksulluk sınırının çok altında maaş aldığı ve alım gücünün hızla eridiği ifade edildi.

“Toplu Sözleşme ve Asgari Ücret Masalarında Emekçi Dinlenmiyor”

Sendika temsilcileri, toplu sözleşme görüşmelerinde kendilerine sunulan teklifleri “hakaret niteliğinde” bulduklarını, asgari ücret belirlenirken de işçi temsilcilerinin gerçek anlamda sürece dahil edilmediğini öne sürdü. Bütçe hazırlık sürecinde de emek düşmanlığının sürdüğü, hazırlanan bütçede “hak, halk, işçi sınıfı, matematik ve vicdan”ın olmadığı, sadece “yandaş çıkarlarının” gözetildiği iddia edildi.

“Sosyal Devlet İlkesi Görmezden Geliniyor”

Bütçenin, sosyal devlet ilkesi hiçe sayılarak hazırlandığı ve halkın refahını gözeten hiçbir adımın atılmadığı belirtilen açıklamada, “Bütçe, halkın ortak kaynağıdır ve bu kaynaktan en büyük pay emekçilere, emeklilere, gençlere ve engellilere ayrılmalıdır” denildi. Adil ve bilimsel bir bütçe oluşturulmazsa, ekonomik krizin daha da derinleşeceği uyarısı yapıldı.

“Artık Yeter, Yaşayamıyoruz”

Emekçiler adına “Artık yeter, yaşayamıyoruz” denilen açıklamada, krizin faturasını ödemeyi reddettikleri vurgulandı. Sendikalar, taleplerini şu şekilde sıraladı:

• Yoksulluk sınırının üzerinde maaş,

• Sadece ayrıcalıklı bir zümre için düşünülen seyyanen zamların tüm emekçi ve emeklilere verilmesi,

• Yan ödemelerin tamamının emekli aylıklarına yansıtılması,

• Gelir vergisinin %15’e sabitlenmesi,

• Enflasyon farkının aylık olarak ödenmesi,

• Yılda 4 ikramiye,

• Kira yardımı.

“Bu Bir Uyarı Eylemidir”

Birleşik Kamu-İş, 19 Aralık’taki iş bırakma eyleminin bir uyarı niteliği taşıdığını belirterek, “Kamu emekçisi, gasp edilen hakları teslim edilmedikçe üretimden gelen gücünü kullanmayı da demokratik hakları çerçevesinde mücadele etmeyi de sürdürecektir” ifadelerini kullandı. Açıklama, “Haklıyız! Direneceğiz! Kazanacağız!” sloganıyla son buldu.