TİM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu ve İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Kazım Taycı’nın da hazır bulunduğu etkinlikte, Şef Yunus Emre Akkor düzenlediği atölye ile makarna yapım teknikleri konusunda bilgi verdi. 

“Dünyanın en istikrarlı gıda tedarikçilerinden biriyiz”

Trademap’in 2022 verilerine göre küresel hacmi yıllık 14 milyar dolara yaklaşan makarna ticaretinde Türkiye’nin Avrupa’da ikinci, dünya ise dördüncü büyük ihracatçı olduğunu belirten TİM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu etkinlikte yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“100. yılını kutlamanın mutluğunu yaşadığımız Cumhuriyetimizin gıda sanayisindeki ilk yatırımları buğday unu alanında gerçekleşmiş, unla yapılan gıdalar arasında önemli bir yere sahip olan makarnacılıkta Türkiye dünya çapında markalar geliştirmiştir. Doğrudan ve dolaylı olarak 50 bin kişiye istihdam sağlayan sektörümüz, yurt içi ve yurt dışında yılda 1,5 milyar dolar dolayında bir ekonomik büyüklüğe ulaşmaktadır. Bu alandaki en önemli rakibimiz İtalya, bu yıl Avrupa’daki kuraklık sorunları nedeniyle hammaddeye erişimde büyük güçlük çekiyor ve üretime devam edebilmek için ihtiyaç duyduğu buğday unu için kapımızı çalıyor. Çünkü biz buğday üretiminde çok bereketli bir yıl geçiriyoruz. Birçok ülke savaş ve iklim sorunlarıyla uğraşırken, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına dünyanın en istikrarlı gıda tedarikçilerinden biri olmanın gururuyla başlıyoruz.”

“Yılda en az 1 milyon ton daha makarna ihracatı yapabiliriz”

Yılda 2 milyon tondan fazla makarna üretimi, 1,5 milyon tona yakın da ihracat yapan sanayicilerimizin yurtiçi ve yurt dışındaki talebi yüksek kaliteli ürünlerle karşıladığını belirten Tiryakioğlu, şu bilgileri verdi:

“Sayısı 30’a yaklaşan makarna fabrikalarımızın üretim kapasitesinin bir bölümü atıl durumda. Yılda en az 1 milyon ton daha makarna ihracatı yapabilme kapasitemiz var. Makarnanın her türünü üretebilen yüksek teknolojili sanayi tesislerimiz sayesinde, geleneksel ürün gamımızı genişleterek pazarımızı büyütmek istiyoruz. Bunun için de Batı mutfağında tercih edilen ürünlerimizin sayısı artıyor. Ancak dünyanın en büyük makarna ithalatçıları ABD ve AB’ye henüz istediğimiz kadar ürün satamıyoruz. AB’ye vergisiz ihracatta 20 bin ton sınırı bizi zorluyor, bu sınırlamalar aşılırsa İtalyanlara bile Türk makarnası satacağımıza inanıyoruz.” 

“Türkiye’nin toplam makarna ihracatının yüzde 65’i Güneydoğu’dan”

Dünyanın en büyük makarna ihracatçılarından biri olan Türkiye'nin bu alandaki güçlü markalarının Gaziantep’te faaliyet gösterdiğine dikkat çeken Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu  şunları söyledi:

“Makarna ithal etmek isteyen ülkeler için Türkiye, akla ilk gelen seçeneklerden biri. Sahip olduğumuz kaliteli buğdayı yüksek teknolojili tesislerde işleyerek rekabetçi fiyatlarla ihraç edebilen bir ülkeyiz. Küresel gıda arzında önemli bir yeri olan Türkiye’nin toplam makarna ihracatının yüzde 65’ten fazlasını, durum buğdayının ana vatanı Güneydoğu’da faaliyet gösteren işletmeler yapıyor. Bölgede işlediğimiz ürünlere farklı coğrafyalardan büyük talep olduğundan firmalarımız makarna ihracatından ayda ortalama 50 milyon dolar gelir sağlıyor.”

“AB’de kota 100 bin tona çıkarılsa bunu rahatlıkla karşılayabiliriz”

Gıda koridoru niteliği taşıyan Türkiye'nin makarna konusundaki anti-damping ve kotalara rağmen dünyanın önde gelen ihracatçılarından olduğunu belirten Akdeniz Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Veysel Memiş şunları söyledi:

"Üretici firmaların makarna sektöründeki üretim kalitesini rekabetçi fiyat politikasıyla küresel ölçeğe taşıdığı makarnacılıkta tanınmış markalarımız var. Yurtdışındaki faaliyetleriyle bilinirliğini artırdığımız bu markaların, özellikle Avrupa için büyük potansiyel taşıdığına inanıyoruz. Bölgede  halen 20 bin ton olan yıllık makarna kotasının üç senelik süreçte 100 bin tona çıkarılması halinde sektörümüzün bu miktarı rahatlıkla karşılayabileceğine inanıyoruz.”

“Küresel ticaretteki payımızı yüzde 10’a kadar çıkarabiliriz”

Savaş ve pandemi gibi küresel kriz dönemlerinde makarnaya olan talebin arttığını, bu tip dönemlerde Türk makarnasının bu alanda üretim ve teslimat avantajlarıyla büyük ilgi gördüğünü belirten Orta Anadolu Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Nihat Uysallı şunları söyledi:

"Türk makarnasının dünyadaki olumlu imajını, sektördeki güçlü firmalarımızın öncülüğünde sürdürdüğümüz markalaşma çalışmalarıyla daha da ileriye taşımak istiyoruz. Bu konuda en büyük şansımız, durum buğdayımızın kalitesinin dünya çapında olması. Yeni pazarlara girebilme imkânı bulabildiğimiz takdirde, küresel ticaretteki yüzde 6 seviyesindeki payımızı yüzde 10’lar seviyesine çıkarabileceğimize inanıyoruz.”