2024 yılının ilk yarısında 605 firma hakkında konkordato kararı alındı. Eski icra müdürü, Avukat Mustafa Zafer, bu süreçte yaşanabilecek 'yığınsal iflas' tehlikesine dikkat çekti.
Sıkı para politikasının etkisiyle sıcak paraya ulaşmakta zorlanan birçok firmanın işletme sermayeleri yetersiz kalıyor ve cebri icra tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlar. Bu durum, nitelikli borçluları konkordato kurumuna yönlendiriyor. Ancak, konkordato sürecinin doğru yönetilememesi nedeniyle geçici mühlet kararı alan birçok firma iflas ediyor ve bu durum, daha fazla iflasın yaşanabileceğine dair endişeleri artırıyor. Mustafa Zafer de konkordato taleplerinin değerlendirilmesinde bu riskin altını çizdi.
2018'de iflasın ertelenmesi kurumunun kaldırılmasından sonra konkordatonun büyük borçlular için tercih edilen bir yol haline geldiğini belirten Zafer, "Borçlarını ertelemek veya daha düşük bedelle kapatmak isteyen kişi ve kurumlar için bir çözüm gibi görünse de yanlış değerlendirilen bilançolar sonucu, geçici mühlet kararı alınsa bile birçok firma iflas ediyor" dedi. Bu çerçevede 2020'de 419, 2021'de 451, 2022'de 404, 2023'te 519 ve 2024'ün ilk altı ayında 605 firma hakkında geçici mühlet kararı verildi.
Zafer, ekonomik sorunların daha da büyüyebileceğine değinerek şunları söyledi: "Borçlarını yapılandırarak ödemek isteyen tek bir borçlu firma varken, yargılama sürecinin uzaması ve alacaklıların alacaklarını alamaması nedeniyle, tedarik zincirindeki borçlu firma alacaklılarının gelir elde edememesi daha büyük ekonomik problemlere yol açabilir. Konkordato taleplerinin değerlendirilmesinde, yığınsal olarak zincirleme bir iflas süreci ile karşılaşılmaması için süreç titizlikle yönetilmeli ve hem borçlunun hem de alacaklıların hakları korunmalıdır."
Zafer ayrıca, yılın ilk yarısında 4 milyon 511 bin 698 yeni icra takibi açıldığını belirtti. Önceki yıllarda cebri icra ile karşı karşıya kalan borçlu firmaların uygun finansman koşullarında kısa sürede sıcak para bulabildiğini ifade eden Zafer, "Şu an sıcak paraya ulaşmanın zor olduğu bu dönemde, özellikle işletme sermayesi yetersiz olan firmaların durumu daha da ağırlaşıyor" dedi.
Düşük kârlara sahip yüksek cirolu şirketlerde, mali tabloların gerçeği yansıtmadığı durumlarda konkordatoda geçici mühlet taleplerinin kabul edilmesi halinde dikkatli olunması gerektiğini belirten Zafer, "Konkordato taleplerinin reddi ile iflasın açılmasına karar verilmesi durumunda, borçlu firmanın alacaklıları başta olmak üzere, tedarik zincirindeki tüm kişi ve kurumlar olumsuz etkilenebilir" dedi.