Yasal olarak tehlikeli işlerde çalıştırılmanın yasak olduğunu belirten Parlakçı, MESEM uygulamasının daha fazla can kaybına yol açmadan durdurulması gerektiğini ve öğrencileri merkeze alan nitelikli bir mesleki eğitim politikasının hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

MESEM uygulamasının "bir gün okul, dört gün iş" sloganiyla öğrencilerin ucuz iş gücü olarak kullanılmasının önünü açtığını dile getiren Parlakçı, bu uygulamanın 300 bini çocuk olmak üzere toplamda 1 buçuk milyonun üzerinde insanın emeğinin sömürüldüğünü ifade etti. Yoksul ailelerin çocuklarının, düşük ücretler nedeniyle MESEM gibi programlara mecbur bırakıldığını ve asgari ücretin yüzde 30 ila 50'si arasında ücretle çalıştırıldığını belirtti.

Parlakçı, yasal olarak tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çocukların çalıştırılmasının yasak olmasına rağmen, MESEM bünyesinde çalıştırılan çocukların iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini dile getirdi. Son bir yıl içinde en az 8 çocuğun iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiğini belirten Parlakçı, 12 yıllık zorunlu eğitim süresinin fiilen 8 yıla indirilmesi ve devlet eliyle ucuz işçiliğin teşvik edilmesi nedeniyle MESEM uygulamasının durdurulması gerektiğini vurguladı.