Eğitim-İş'ten MEB'e 'Norm Fazlası ve Re'sen Atamalar' Tepkisi
Haber Kategorisi: Eğitim

Eğitim-İş'ten MEB'e 'Norm Fazlası ve Re'sen Atamalar' Tepkisi

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) 'norm fazlası' gerekçesiyle yaptığı re'sen atamaları ve alan dışı görevlendirmeleri sert bir dille eleştirerek, bu uygulamaların derhal durdurulmasını talep etti. Sendika, uygulamaların öğretmenlerin mesleki ve insani haklarını hiçe alan bir "sürgün politikası" olduğunu ve aileleri parçaladığını vurguladı.

Eğitim-İş yaptığı yazılı açıklamada, MEB'de adaletsizlik ve keyfiliğin kural haline geldiğini öne sürdü. Normların güncellenmemesi, ders saatlerinin azaltılması ve okul idarecilerinin inisiyatifi gibi nedenlerle yüzlerce öğretmenin norm fazlası durumuna düşürüldüğü ifade edildi.

"Aile Yılı Söylemi Koca Bir Yalan"

Açıklamada, birbirinden yüzlerce kilometre uzaklıktaki ilçelerin aynı gruba dahil edildiği ve öğretmenlerin bu hukuki zeminden yoksun "ilçe grubu" uygulamasıyla ailelerinden koparılarak uzak bölgelere atandığı kaydedildi. Bu durumun, iktidarın "Aile Yılı" söylemiyle çelişkisi olduğu vurgulanarak, "Sözde aileyi kutsuyorlar, gerçekte aileleri parçalıyorlar" ifadelerine yer verildi.

Hamile Öğretmen 266 Km Uzağa Atandı

Uygulamanın yarattığı mağduriyetlere dikkat çekilen açıklamada, hamile bir öğretmenin Seydikemer'den Bodrum'a (266 km) atanması ve Isparta'da 179 km'lik mesafede ulaşım zorluğu yaşayan başka bir öğretmenin örneği paylaşıldı. Açıklamada, "Günübirlik gidip gelmek imkânsız. Karı koca koskoca insanlar gözyaşları içinde bu haksızlığa isyan etmektedir" denildi.

"MEB, Öğretmeni Cezalandıran Bir Kuruma Dönüştü"

Sendika, Bakan Yusuf Tekin döneminde MEB'in "öğretmeni koruyan değil cezalandıran bir kuruma dönüştüğünü" iddia etti. Açıklamada, Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun (ÖMK) 6. maddesine atıfta bulunularak, il içinde tercih hakkı tanınmadan re'sen atama yapılamayacağının altı çizildi ve mevzuata aykırı hareket edildiği savunuldu.

Alan Dışı Görevlendirmelere Tepki

Norm fazlası öğretmenlerin önemli bir bölümünün isteği ve branşı dikkate alınmadan, uzmanlık alanları dışındaki okul ve kademelere gönderildiği belirtildi. Lise İngilizce öğretmeninin özel eğitim anaokuluna, lise tarih öğretmeninin ilkokul özel eğitim sınıfına atanması gibi örnekler verilerek, bu uygulamaların eğitimin niteliğini düşürdüğü ve mesleki itibarı zedelediği ifade edildi.

Danıştay Yoluyla Hukuk Mücadelesi

Eğitim-İş, daha önce benzer hukuksuz uygulamalara karşı Danıştay'da açtığı davalarla yürütmeyi durdurma ve iptal kararları aldıklarını hatırlattı. Kasım 2024'te kazanılan davalara atıfta bulunulan açıklamada, Nisan 2025 ve sonrasındaki düzenlemelere ve ilçe grupları uygulamasına karşı da dava açıldığı, ayrıca mağdur öğretmenlerin bireysel davalarının sürdüğü bilgisi paylaşıldı.

Sendika, son olarak MEB'in plansızlığının bedelini öğretmenlerin ödemeyeceğini vurgulayarak, hukuka aykırı sürecin derhal sonlandırılması ve mağduriyetlerin giderilmesi çağrısını yineledi. MEB geri adım atana kadar tüm hukuki yollara başvurmaya devam edeceklerini duyurdu.