Çiftçi müjde göremedi!
Haber Kategorisi: Dünya

Çiftçi müjde göremedi!

Erdoğan’ın çay, buğday, fındık, kuru üzüm ve mısır gibi ürünlerin taban fiyatlarına dair verdiği “müjdeler” üreticiyi güldürmedi. Son olarak mısır için açıklanan ton başına 5 bin 700 lira maliyeti dahi karşılamıyor.

Çiftçi üretimden vaz geçmek üzere. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı alım fiyatları tüm ürünlerde beklentinin altında kaldı. Çay, buğday, fındık, kuru üzüm ve son olarak mısır gibi ülkenin önemli geçim kaynağı olan tarım ürünlerinin açıklanan alım fiyatları, girdi maliyetlerine yenik düştü. TÜİK geçen ay yüzde 134,96’lık tarımsal girdi fiyat endeksi (Tarım-GFE) açıklamıştı.

BU GİDİŞLE ÜRETİMDEN TOPTAN VAZGEÇİRECEK

 

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez BirGün’e yaptığı değerlendirmede, “Çiftçi üretimden vazgeçecek. Fiyatlar maalesef resmi girdi maliyetlerinin altında kaldı. Önümüzdeki dönem bu herkese daha kötü yansıyacak. Bağımlılık devam edecek. Fiyatlarda artış görülecek” diye konuştu.

 

Tarımsal girdi maliyetlerinin sürekli arttığını belirten Suiçmez, “Eğer Türkiye dünya çağında tekeli olduğu ve yüzde 70 yönlendirici olması gereken fındığı bu fiyatlarla alacağını açıklıyorsa burada ters giden bir şey var demektir. Fındık alım fiyatını 70 TL olarak beklemiştik. Ancak, piyasada 30’lara kadar düşmüş durumda. Kuru üzüm için olması gereken alım fiyatının 35 lira olduğunu belirtmiştik, 27 lira olarak açıklandı. Bu fiyatlar dolar bazında çiftçinin üretim maliyetini bile karşılayamayacağı fiyatlar. Çiftçi üretimden çekilmek zorunda kalacak” şeklinde konuştu.

Suiçmez mısır üretiminde de durumun daha kötü olduğunu söyleyerek Türkiye’nin 9 milyon ton mısıra ihtiyacı olduğunu söyledi. Suiçmez, “Üretim 6,5 milyon ton, dışarıdan 2,5 milyon ton mısır alıyoruz. Mısırın maliyeti üzerinden talebimiz ton başına 7 bin liraydı. Bu durumda çiftçi diğer tarım ürünlerine göre bir nebze daha fazla destek sağlanan buğday veya arpaya yönelecek” ifadelerini kullandı.

 

“Somut girdi maliyetleri düşürülmedikçe, bağımlılık devam ettiği sürece, gerçek rekolte hesaplanmadıkça, çiftçiye verilen destekler önceden açıklanmadıkça günü kurtarma politikaları ülkeyi daha da kötü günlere sürükleyecek” diyen Suiçmez, “Çiftçi neden zararına üretsin. Üretici ürettiğini bu fiyatlara satarsa artan kalemlerle bir daha üretim yapamaz” vurgusu yaptı.

GÜÇLÜ BİR ÇİFTÇİ KOOPERATİFİ ŞART

 

“Çiftçinin yüzünü güldürecek olan demokratik ve güçlü çiftçi kooperatiflerinin kurulmasıdır. Bu kooperatiflerin kurulması yeniden gündeme getirmek gerekir. Çiftçi, çok uluslu şirketlerin kâr hırsına teslim edilmemelidir. Çiftçiye verilecek destekler önceden açıklanmalıdır”diyen Suiçmez, “Ayçiçeğinde fiyat henüz açıklanmadı. Maliyeti 17 lira. Bunun altında bir fiyat verilmemelidir. Ancak, bütün ürünlerde maliyetin altında fiyat açıklanıyor. Ayçiçeğinde de çiftçinin yüzü gülmeyecek gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

 

ÜRETİCİLER, ÇİFTÇİLER NE YAPACAĞINI BİLMİYOR

 

Çiftçi Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Adnan Çobanoğlu, “Çiftçi zararda. Açıklanan fiyat anca maliyeti karşılar desek onu da karşılamıyor. Gübre, mazot gibi başlıca tarımsal girdi kalemlerinin fiyatı 3’e katlandı. Ne yapacağını çiftçi de bilmiyor” diye konuştu.

 

“Tek tip ürün sevdası tarımsal üretimi her geçen gün daha da fakirleştiriyor. Bizi tarımda bekleyen şey açlık. Tarımı şirketlere teslim eden bir zihniyet var. Tüm tarım politikaları şirketlerin lehine. Çiftçi, sözleşmeler ve şartlar gerekçe gösterilerek şirketlere bağımlı hale getirildi. Bunu karşımıza çıkan tablonun en önemli sebeplerinden biri çiftçinin şirketlere teslim edilmesidir. Sertifikalı tohum kullanımın teşviki sertifikayı veren şirkete yarıyor” diyen Çobanoğlu “Çözüm, demokratik tarım planlaması ve tarımsal destekte üretici ve tüketici taleplerine göre yeniden biçimlendirmede” ifadelerini kullandı.