Ülkemizin duyarlı bir çok insanı gelecekten endişeli, hatta korkuyla karışık endişeli! Yaşadığımız ülkenin ve bölgenin bugün özellikle de Güneydoğu insanının dünyasında gerginlik var, korku var, kaygı var, endişe var!
Ülkemizin duyarlı bir çok insanı gelecekten endişeli, hatta korkuyla karışık endişeli! Yaşadığımız ülkenin ve bölgenin bugün özellikle de Güneydoğu insanının dünyasında gerginlik var, korku var, kaygı var, endişe var!
Birçok kırılgan yanımız varken birde Ortadoğu ve komşularımızın içinde bulunduğu kaotik durum, hem üzüntü verici hem de bu savaşlar bize de sıçrar mı? "Bundan nasıl ve ne kadar etkileniriz?" sorularını beraberinde getirdiği için endişeliyiz! Korkularımız var, savaş bu! Şakası yok! Yüzer- yüzer, biner-biner ölüyor, öldürülüyor insanlar...
Peki, İnsanlar belirli zamanlarda neden daha çok korkarlar?
İnsan zayıfsa, güçsüzse, bilinçsizse, insan yalnızsa, insan örgütsüzse, dağınıksa,
sağlam dostlukları yoksa, biri-birine güven duymazsa, parasız ve silahsızsa, samimi vatan sevgisi, sağlam bir dünya görüşü, felsefesi, inancı ve benzeri değerler sistemi yoksa, insan korkar! Korkar!
Dolayısıyla cesaret yukarıda saydıklarımın yerinin dolmasıyla, yani sözü edilen değerlerin varlık göstermesiyle korku vb. şeyler yerini cesarete bırakır.
Şimdi kendimizi test edelim, bir gözden geçirelim. Bizi korkudan uzaklaştıracak, aksine cesaretlendirecek hangi özeliklere sahibiz?
Yada ne gibi eksiklerimiz var?
Hepimiz biliyoruz, bizi cesaretli kılacak değerlerden maalesef uzağız. Bu durumu hızla düzeltmeli ve tersine çevirmeliyiz diye düşünüyorum.
Ahmet ATILMIŞ | 02.12.2024 - aatilmis@hotmail.com