Küresel Organize Suç Endeksi 2023 raporuna göre; Türkiye dünyada 14’üncü, Avrupa’da ise birinci oldu.
Uluslararası Organize Suç İnisiyatifi’nin Küresel Organize Suç Endeksi 2023 raporu yayımlandı. Endeks BM üyesi 193 ülke içinde gelişen organize suç faaliyetlerini karşılaştırıyor. Araştırma için organize suça ilişkin yayınlar incelenerek veriler toplanıyor.
Yerel uzmanlar ve gruplar bunların doğruluğunu kontrol ediyor. Sonra da endeks skoru ortaya çıkıyor. 1 en düşük, 10’sa en yüksek skor.
Euronews Türkçe’nin aktardığına göre; Türkiye’nin 2023 skoru 7,03 puan. Bu skor 2021’de 6,89’du.
Dünya'da 14'üncü, Avrupa'da birinci
Raporda Türkiye’nin 2021 yılında sahip olduğu 6,89 puan 2023’te 7,03’e yükseldi. Bu puanla Dünya’da 12’nci sırada bulunan Türkiye 14’üncü sıraya gerilerken Avrupa’da ise birinci oldu.
Raporda, Türkiye’nin insan kaçakçılığı konusunda 9 puan aldığı ve bunun en kötü olduğu alanlardan biri olduğu belirtilirken, silah ticareti, eroin ticareti ve mafya vari suç gruplarında ise Türkiye’nin puanı 8,5. İnsan ticareti puanın 8 olması da bunun Türkiye’de ne kadar büyük bir sorun olduğunu ortaya koyuyor.
Raporda Türkiye’ye ilişkin yer alan diğer tespitler şöyle:
Özellikle cinsel sömürü ve zorla çalıştırma amaçlı insan ticareti Türkiye’de giderek yaygınlaşıyor. Türkiye büyük bir mülteci nüfusuna ev sahipliği yapmaya devam ederken, insan tacirleri bu toplulukların savunmasızlığından yararlanarak kadınları ve çocukları cinsel sömürü için insan ticaretine zorlamaktadır.
Genç kızların gayri resmi dini törenler yoluyla zorla evlendirilmesi, ekonomik bir başa çıkma mekanizması olarak giderek yayılmaktadır.
Suç şebekelerine ek olarak, devlet içinde yerleşik aktörler de insan ticaretinde rol almakta ya da en azından kolaylaştırmaktadır.
Türkiye; Suriye ve Afganistan gibi ülkelerden Avrupa’ya yönelik göçmen kaçakçılığında kilit transit ülke olmaya devam ediyor.
Türkiye’de faaliyet gösteren ve geleneksel mafya sistemini model alan önemli sayıda mafya tarzı grup bulunmaktadır. Ülkede varlıklarını sürdüren bu grupların hükümetle ve diğer siyasetçilerle yakın ilişkiler geliştirdikleri ve bu sayede kolluk kuvvetleri ve yargı karşısında koruma sağladıkları bildirilmektedir.