Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadeledeki yol haritasını belirleyecek ilk İklim Kanunu, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda onaylanarak yasalaştı.
Yeni kanun; yeşil büyüme hedefi ve net sıfır emisyon vizyonu doğrultusunda sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum çalışmalarını düzenliyor.
Emisyon Ticaret Sistemi Kurulacak
Kanunla birlikte Türkiye’de Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve gönüllü karbon piyasalarının geliştirilmesi için hukuki altyapı sağlanacak. Ayrıca “adil geçiş”, “iklim adaleti” ve “denklemeye” gibi kavramlar ilk kez tanımlandı. Böylece farklı sektörler ve toplumsal kesimler için geçiş sürecinin adil yürütülmesi hedefleniyor.
İklim Değişikliği Başkanlığı Yetkili Olacak
Sera gazı azaltımı ve uyum faaliyetlerini planlama, izleme ve denetleme yetkisi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı İklim Değişikliği Başkanlığı’na verildi. Başkanlık, emisyon verilerini toplayabilecek, ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edebilecek ve bunları Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu üzerinden paylaşabilecek. Milli savunma ve güvenliğe dair bilgilerin paylaşımı ise özel protokollere tabi olacak.
Ulusal Katkı Beyanı ve Net Sıfır Hedefi Yol Haritası Olacak
Yeni kanunla birlikte, Türkiye’nin Ulusal Katkı Beyanı çerçevesinde net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda kamu kurumları, özel sektör ve tüm paydaşlar sorumluluk alacak. Kurumlar, enerji verimliliğinden döngüsel ekonomiye, orman ve sulak alanların korunmasından temiz teknolojilerin geliştirilmesine kadar pek çok alanda sera gazı salımını azaltmak ve yutak alanları artırmak için önlem almakla yükümlü olacak.
Uyum Çalışmaları da Takip Edilecek
Sadece emisyon azaltımı değil, iklim değişikliğinin olası zararlarını önlemek için uyum politikaları da kanunda yer aldı. Bu kapsamda risklerin azaltılması, kayıpların önlenmesi ve fırsatların değerlendirilmesine yönelik adımlar, yıllık olarak İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından takip edilecek.
Türkiye’nin ilk İklim Kanunu’nun yasalaşmasıyla birlikte tüm kamu kurumları, özel sektör ve vatandaşlar, küresel iklim krizine karşı atılacak adımlarda ortak sorumluluk üstlenecek.