Bir CHP eleştirisi, bir Kılıçdaroğlu eleştirisi, sorumlu mevkilerde kimler varsa hepsine eleştiriler gırla gidiyor.
Bir CHP eleştirisi, bir Kılıçdaroğlu eleştirisi, sorumlu mevkilerde kimler varsa hepsine eleştiriler gırla gidiyor. Eleştirilerin dozu herkes tarafından farklı algılanıyor. Bu eleştirilere tepkiler ve karşı eleştirilerde bir o kadar fazla.CHP kitle partisidir... Hele bu son bir yıldır barışma, helalleşme adına yiv set kalmadı. Dincisinden, Irkçısına , Etnikcisinden - Liberaline hepsiyle ittifak kurdu. Yani tutarlı bir ideolojik hat izlemedi .CHP’ ye bu minvalde gelen eleştiriler bana göre haksız değil. Bu arada ülkedeki herkesten oy talep eden bir partiyi herkes eleştirebilir.
Bu eleştirilerin birinci muhatabı genel başkandır, buna da katılırım. Bütün bu ilkesizlikleri seçim kazanmak adına sineye çekmek, üstünde çokça durulması gereken bir konu.
"Her şeye rağmen muhalefet kazanmalıydı " anlayışı , kolaycı bir anlayıştır. Ve seni rakibine benzetir.
Toplum gerçekten bir değişim istiyordu. Muhalefetin kazanması işten bile değildi ama seçim kaybedildi.
İktidar, iktidarda kalmak için her yola başvurabilir. Bunu öngörmek gerekirdi.
Ama sen nerede hata yaptın ?
Asıl sorgulama burada başlıyor.
Bence güçlü ve şanslı olan iktidar değil, halkın değişim talebiydi ama bu doğru ele alınmadı.
Doğru, gerçek ve samimi söylemlerle halka güven verilemedi. Tutarsız ittifaklar CHP‘nin kumaşına uymuyordu. Dışardan gelecek paralar ve yöneticiler CHP’nin dokusuna, kurucu değerlerine uymuyordu .
Şunu vereceğim , bunu vereceğim, söz veriyorum vaatleri inandırıcı bulunmadı.
Çünkü muhalefet duruşunu kaybetmiş, bir şekil alamamıştı.
Bence yüzde 48 olağanüstü büyük bir oy sayısı.
Bu değişim isteğinin büyüklüğünü gösterir ama bu isteğin değerlendirilmediğini de gösterir.
Konu Kılıçdaroğlu’nun şahsiyeti değildir , olamaz.
Konu liderliktir…
Ortaya çıkan tabloyu herkes şapkasını önüne koyup iyi değerlendirmelidir.
Ahmet ATILMIŞ | 13.06.2023