Kaz Dağları’nda uranyum tehdidi
Haber Kategorisi: Dünya

Kaz Dağları’nda uranyum tehdidi

Kimyasallar direkt toprağa verilmiş

Çanakkale’nin Ayvacık ilçesindeki Arıklı köyü yakınlarında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA) toryum-uranyum için sondajı devam ediyor.

 

Ama çalışmaların çevre ve iş mevzuatına aykırı yürütüldüğü tespit edildi. Sondaj deliklerinin üstü kapatılmamış. Ayrıca kimyasallar da direkt toprağa verilmiş. Çevre aktivistleri durumu gördükten sonra yetkililere ulaşmaya çalıştı ama bakanlıkların ‘acil işlem yapmadığı’ söylenerek işlemlerin 15 günü bulabileceği belirtildi.

Çevre aktivistleri daha arama aşamasında çevreye çok zarar verildiğini belirterek “MTA Kaz Dağları’nı terk et” dedi.

Arıklı köyü yakınlarında 25 Haziran’da toryum ve uranyum sondajlarına başlanmıştı. Atık havuzu da yapılmıştı. Aramada 4’üncü sınıf madencilik ruhsat kulanılıyor. Yani altın, gümüş, uranyum gibi yeraltındaki tüm kaynakları kapsıyor. Arama sonucunda cevher bulunması durumunda bölge işletmeye açılmak istenecek ve madencilik faaliyetlerine başlanacak.

 

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın e-ÇED duyuru sisteminde söz konusu sondaj hakkında herhangi bir Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) kararı yok.

“Kanser olmak, ölmek istemiyoruz” diyen köylüler hem kaymakamlığa dilekçe vermiş hem de savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.

 

Arama sondajından etkilenecek toplamda dokuz köy var. Ayrıca arkeolojik SİT alanı Gargaria Antik Kenti de arama bölgesinde.

 

Kimyasal atıklar doğrudan toprağa veriliyor

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Derneği Başkanı Süheyla Doğan ve yöneticileri sondaj hakkında bilgi almak için alana gittiğinde mevzuata aykırı çalışmaların devam ettiğini tespit etti.

Çevre aktivistlerinin çektiği görüntülere göre orman içindeki sondaj noktasında, atık çamurları içi membranla kaplı atık havuzlarında toplanmamış. Onun yerine içinde membran serilmemiş ve hiçbir önlem alınmamış çukurda toplanmış. Böylece kimyasallı atık sular doğrudan toprağa veriliyor.

Bunun yanı sıra kullanılan kimyasalların, yağların tenekeleri ve ambalaj atıkları ormana bırakıldı.

Alanda çalışan sondaj görevlilerinde baret ve diğer iş güvenliği ekipmanları kullanılmadığı tespit edildi.

 

Uranyumun çok tehlikeli olmasına rağmen açılan sondaj deliğinin üstü de kapatılmamış.

Sondajla çıkarılan ve radyoaktif ihtimali olan karot örnekleri de üstü açık bir şekilde alanda bırakıldı.

Ağaçlar kesilmiş ve bazı ağaçlara da zarar verilmiş.

Bakanlık acil işlem yapmıyormuş

Çevre aktivistleri bu görüntülerden sonra ‘Alo Çevre’ye ulaşmış ama telefona çıkan görevli bakanlıklarının acil işlem yapmadığını, 15 gün içinde işlem yapılabileceğini, acil durumlar için Alo Zabıta-153’ün aranabileceğini belirtmiş.

 

ALO 153 hattıysa aramalara yanıt vermemiş. Bunun üzerine konuyu Ayvacık Belediye Başkanlığı’na taşıdılar. Belediyeyse buranın mücavir alan olmaması nedeniyle görevleri dışında olduğunu ve bu nedenle hiçbir işlem yapamayacakları belirtmiş.

 

Çevre aktivistleri gecikilmesi durumunda delillerin ortadan kaldırılmasından endişe ederek, Ayvacık Kaymakamı İlker Eker’e acilen ulaşmaya çalışmış.

 

Çevre aktivistleri daha sonra Ayvacık Kaymakamlığı, Çanakkale Valiliği, Çanakkale İl Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü, Ayvacık İlçe Sağlık Müdürlüğü, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü ve CİMER’e başvurmuş. Aktivistler, sondaj faaliyetinin acilen durdurulmasını, alanın incelenmesi ve çevreye zarar verenler hakkında gerekli cezai işlemlerin yapılması ve MTA’nın sondaj faaliyetinin sonlandırılmasını talep etti.