Birleşik Kamu İş Gaziantep il Temsilcisi Ali Arpat , 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri çerçevesinde Kamu İşveren Heyeti 2024 ve 2025 yılları için zamları utanç zammı olarak değerlendirdi.
Birleşik Kamu İş Gaziantep il Temsilcisi Ali Arpat 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri çerçevesinde Kamu İşveren Heyetinin 2024 ve 2025 yılları arasında verilen zamları utanç zammı olarak değerlendirdi..
Ali Arpat yaptığı açıklama şu şekilde ;
"7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri çerçevesinde Kamu İşveren Heyeti 2024 ve 2025 yılları için utanç zammını açıkladı.
AKP iktidarı, ilk teklifini revize ederek 2024 yılı için %15+%10, 2025 için ise %6+%5 oranında değiştirmiştir. Hakem Heyeti Kuruluna gitmesi ve buradan çıkan kararın değişmeyeceği ortadadır.
Bugünden geriye Sözde Toplu Sözleşme süreçlerine ve Hakem Heyetine baktığımızda tablo çok iyi anlaşılmaktadır.
Kamu emekçileri acze düşmüş sözde yetkili konfederasyonun durumunu görmelidir.
AKP iktidarı ile yandaş konfederasyon günlerdir danışıklı görüşmeler yaparak ve pazarlık varmış gibi davranarak kamu emekçilerinin aklıyla dalga geçmişlerdir. Ancak tüm kamu emekçileri; satıcıyı, tüccarı ve noteri daha önceki tiyatrolardan tanımaktadır.
Memurları, Sözde Toplu Sözleşme masalarında satan, hak kaybına uğratan, memurun değil AKP’nin çıkarlarını gözeten Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın yıllardır memuru sefalete mahkum etmektedir.
Kapalı kapılar arkasında “al-verlerle” yapılan görüşmelerin kamu emekçilerine ve sendikal mücadeleye bir katkısı olmadığını geçmiş dönemlerdeki reel hak kayıplarıyla hatırlıyoruz.
Şu anda çarşı pazardaki fiyatları hepimiz görüyoruz ve yaşıyoruz. Akaryakıta, vergilere yapılan artışları hepimiz biliyoruz.
Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde bütün enflasyon hedeflerini değiştirmiştir. 2024 yılı için beklentiyi %33’e kadar yükseltti. Sözde yetkili konfederasyon kamu emekçileri adına en az Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın 2024 tahminleri çerçevesinde bir kazanım elde etmeliydi ancak korkusu ağır basmıştır.
Hükümet, Memur-Sen’in bu tablosunu gördüğü için “al gülüm ver gülüm” bir havada hareket etmektedir. Davulda, tokmak da AKP iktidarındadır. Siyasi iktidar, kamu emekçilerine ne teklif ederse yandaş konfederasyon itiraz etmiş gibi yapacak, sorumluluğu almayacak ve TİS’i sözde imzalamayacaktır. Kamu emekçilerine ve kamuoyuna; zam pazarlığında, hükümet ile sözde konfederasyon anlaşamadığı yansıtılacak.
Yetkili konfederasyon elinden geleni yapmış ne yazık ki TİS sürecinde Kamu Görevlileri Hakem Kurulu devreye girmiş denilecektir. Hükümet de bütçe ve mali dengeyi bahane edecektir. Bu görüşmelerden taraflar anlaşamadığı için devreye giren Hakem Heyeti karara bağlayacaktır.
AKP’nin kamu çalışanlarını açlığa ve yoksulluğa mahkûm ettiği Sözde Toplu Sözleşme masasında hükümetin arka bahçesi gibi davranan MEMUR-SEN gibi TÜİK’te bu arka bahçede ki yerini siyasal bir unsur olarak almaktadır.
Kamu emekçilerinin ekonomik, sosyal ve özlük hakları konusundaki taleplerini ve çözüm önerilerinin dikkate alınmadığı bir toplu sözleşme düzeni gerçekçi olamaz.
Kamu emekçilerine dayatılan Sözde Toplu İş Sözleşme düzeni ve Hakem Heyeti tam bir kurmaca ve aldatmaca olduğunu bir kez daha söylüyoruz.
4688 Sayılı Yasanın özgür toplu pazarlık sistemini engelleyen toplu sözleşme masasının üçlü mekanizması ve Hakem Heyeti değiştirilmelidir. Kamu emekçilerinin toplu sözleşme sisteminde evrensel normlara uymayan mevzuat değişikliği yapılmalıdır.
Ortada ne gerçek bir toplu iş sözleşme görüşmesi ne de toplu pazarlık masası bulunmaktadır.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; tüm konfederasyonları ve demokratik kitle örgütlerini birlikte omuz omuza mücadeleye çağırıyoruz."