2024/2025 Eğitim-Öğretim Yılı’nın ilk döneminde yaşanan sorunları değerlendiren Eğitim-İş Sendikası, eğitimde yaşanan problemlerin giderek arttığını vurguladı.
Eğitim-İş, eğitim politikalarının güncel siyasetin ve ideolojik dayatmaların aracı haline geldiğini belirterek, sorunların temelinde yatan politikalara dikkat çekti.
1,5 Milyon Öğrenci Örgün Eğitimin Dışında
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 2023-2024 istatistiklerine göre, eğitim dışında kalan çocuk sayısının %38,4 artarak 612 bin 814’e ulaştığı ve toplamda yaklaşık bir buçuk milyon öğrencinin örgün eğitim dışında kaldığı belirtildi. Eğitim-İş, özellikle erkek çocukların iş gücüne katılması, kız çocukların ise erken evlilik ve ev içi bakım yükleri nedeniyle eğitimin dışında kaldığını ifade etti.
MEB Politikaları ve Eğitimde Piyasalaşma
Sendika, MEB’in uyguladığı politikaların çocukların üstün yararını göz ardı ederek eğitimi dinselleştirme ve piyasalaştırma amacı güttüğünü söyledi. Örgün eğitim dışında kalan öğrencilerin sayısının açıköğretim ve mesleki eğitim merkezleriyle birlikte 1 milyon 400 bini bulduğu açıklandı. Eğitim-İş, kamu eğitimine yeterli bütçe ayrılmadığına ve “paran kadar eğitim” anlayışının yaygınlaştığına dikkat çekti.
Okul ve Derslik İhtiyacı Karşılanamıyor
Deprem bölgeleri başta olmak üzere ülke genelinde okul ve derslik ihtiyacının karşılanmadığına vurgu yapan Eğitim-İş, ders sürelerinin kısaldığını, kalabalık sınıfların ise olağan hale geldiğini belirtti.
Ücretsiz Yemek Vaadi Hayata Geçirilmedi
Türkiye’de 6,5 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde yaşadığını ve seçim vaadi olarak sunulan “okullarda bir öğün ücretsiz yemek dağıtımı” uygulamasının halen hayata geçirilmediğini hatırlatan Eğitim-İş, çocuk yoksulluğunun %22,4’e ulaştığını kaydetti.
Eğitimde Dinselleşme Artıyor
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in eğitimi ideolojik bir alana dönüştürdüğünü belirten Eğitim-İş, Bakanlığın dini vakıf ve derneklerle yaptığı 2 bin 709 protokol ile laik eğitim anlayışının ortadan kaldırıldığını ifade etti. ÇEDES Projesi’ne dikkat çeken sendika, din görevlilerinin öğretmenlerin yerine geçirilmesinin kabul edilemez olduğunu belirtti.
Eğitim Emekçileri Zor Durumda
Eğitim emekçilerinin maaşlarının yoksulluk sınırının altında olduğunu ifade eden Eğitim-İş, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenleri ayrıştırdığını ve ataması yapılmayan öğretmen sayısının 1 milyona ulaştığını açıkladı. Deprem bölgesindeki eğitim sorunlarının çözülmediğine dikkat çeken sendika, okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmesi ve öğretmenlerin üzerindeki iş yükünün azaltılması gerektiğini vurguladı.
Eğitim-İş: Mücadelemiz Sürecek
Eğitim-İş, laik, bilimsel ve adil bir eğitim sistemi için mücadeleye devam edeceklerini belirterek, eğitimin gericileştirilmesine, piyasalaştırılmasına ve eğitim emekçilerinin haklarına yönelik saldırılara karşı duracaklarını açıkladı. Sendika, öğretmenler ve öğrenciler için daha iyi eğitim koşullarının sağlanması adına imza kampanyası başlattıklarını duyurdu.